Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kanada’nın Azerbaycan’a atanan Büyükelçisi Kevin Hamilton’un güven mektubunu kabul ederek, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki normalleşme sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu.
“BM Güvenlik Konseyi’nin üç daimi üyesi çatışmanın çözülmesini istemedi”
Azerbaycan topraklarının Ermenistan işgali sırasında etnik temizlik, soykırıma ve yıkıma maruz kaldığını belirten Aliyev, “O dönemde çatışmanın çözümü için büyük çaba sarf ettik ancak bu çabalarımız sonuçsuz kaldı. Böylece BM Güvenlik Konseyi’nin üç daimi üyesi çatışmaya çözüm sağlayamadı, daha doğrusu istemedi. Hepsi de çeşitli nedenlerden dolayı Ermenistan’ın gerçekleştirdiği işgalin kalıcı olmasını istiyordu. Eski AGİT Minsk grubu üçlüsü ve Ermeni tarafıyla 2003 yılının sonlarından itibaren birçok kez görüştüm ancak, tüm bunlar bir sonuç getirmedi. Bunu eski Minsk grubu üyeleri ve Ermeni tarafı istemedi. Ermenistan tarafı topraklarımızı sonsuza kadar işgal altında tutmak istiyordu” dedi.
“Süreç kimsenin müdahalesi olmadan ilerliyor”
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki normalleşme sürecinde arabulucular olmadan ikili düzeyde daha iyi sonuçlar aldıklarını ifade eden Aliyev, “Bu süreç kimsenin müdahalesi olmadan ilerliyor. Sınırların belirlenmesi ve hatta çizilmesi konusunda anlaşmaya varabiliyoruz. Barış anlaşması henüz imzalanmadı ancak sınırların belirlenmesi süreci başarıyla devam ediyor” dedi.
“Barış anlaşmasının ana maddelerini birkaç ay içinde sonuçlandırabiliriz”
Müzakere sürecinde oldukça hızlı ilerlediklerini belirten Aliyev, “Barış anlaşması metni üzerindeki çalışmayı, en azından ana maddelerini birkaç ay içinde sonuçlandırabileceğimizi düşünüyorum. İşgal sırasında arabulucuların planının Madrid ilkeleri olarak adlandırılan temel ilkeler üzerinde anlaşmaya varmak olduğunu belirtmek isterim. Bunların paraflanması ve daha sonra taslak haline getirilmesi gerekiyordu. Bunun bir seçenek olabileceğine inanıyoruz. Ana maddelerin üzerinde anlaşmaya varmak, bunları başlatmak ve ardından metin üzerinde çalışmak gibi. Ermenistan anayasayı değiştirirse bu gerçekleşecek” ifadelerini kullandı.
“Barış anlaşmasının temel şartı Ermenistan anayasasının değiştirilmesidir”
Ermenistan ile 28 yılda üzerinde anlaşmaya varılamayan konuların 1-2 yılda çözülmesi zor olduğunu vurgulayan Aliyev, “Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki esaslı müzakereler geçtiğimiz aralık ayından itibaren başladı. Çünkü bundan önce Ermenistan, Dağlık Karabağ meselesini barış anlaşmasına dahil etmek istiyordu ve bu kabul edilemezdi. Bu konu Azerbaycan’ın iç meselesidir. Karabağ’dan bölücü rejimin ortadan kaldırılmasının ardından Aralık ayından itibaren sadece 6 aydır müzakereler devam ediyor. Bu süreç zaman alıyor ve elbette barış anlaşmasının temel şartı Ermenistan anayasasının değiştirilmesidir. Çünkü orada Azerbaycan’a karşı toprak iddiaları yer alıyor ve bu gerçekleşmeden barış anlaşması imzalanmayacak. Bu bilinen bir meseledir” dedi.
“Geri dönüş hakkı Batı Azerbaycan Topluluğu temsilcilerine de sağlanmalıdır”
Karabağ Ermenileri’nin geri dönmesi konusuna değinen Aliyev, “Eskiden Ermenistan’da yaşayan ‘Batı Azerbaycan Topluluğu’ temsilcileri de dahil olmak üzere karşılıklı olarak geri dönüş hakkı sağlanmalıdır. Azerbaycan halkı sonuncu defa 1988 yılında, Ermenistan topraklarından etnik olarak temizlendi ve oradaki maddi, kültürel mirasımız tamamen yok edildi” ifadelerini kullandı.